Üstelik aynı televizyonlarda, aynı uzaklıktaki programlar aynı halk tarafından izlenme rekorları kırıyorlar. Ertesi gün yapacağı çapayı, ekeceği ekini unutan çiftçi ya da sabahın bi körü dolmuşlarda güne tıka basa başlayan işçi-memur pür dikkat ful makyajlı kadınları, manikür-pedikürlü erkekleriyle kokuşmuş bir hava sergileyen dizileri izliyorlar. İnsan merak ediyor, bu ''ne verirsen onu alır toplum'' mantığı mı yoksa tamamen mantıksızlığın getirdiği sarhoşluk mu?
Acaba eğlencelerde-partilerde sabahlayan, zekasını kullanamayan, son model üstü açık arabalarda cafcaflı hayatlar süren, sürekli şampanya patlatan insanlar gibi mi olmaya özeniyoruz. ''şehitler ölmez, vatan bölünmez'' nidalarıyla ortalığı daha önceki gün inleten bi dolu insan bugün ne yapıyor merak ediyorum. Bakın ilginç bi anekdot;
19 Mayıs günü gerçekleşen terör olayını herkes biliyor, sorsak hiç kimse unutmadı fakat aynı gün televizyon izlenme oranlarını ve en çok izlenen televizyon programları da oldukça dikkat çekici...
TOTAL
1. AKASYA DURAGI
2. KUCUK KADINLAR.
3. ADANALI
4. AKASYA DURAGI (OZET)
AB
1. KUCUK KADINLAR.
2. DİSKO KRALI
3. AKASYA DURAĞI
4. STAR ANA HABER
Akasya durağı birinci, hem de 19 mayıs akşamı... ''Yas tutmayalım, onları sevindirmeyelim'' söylemleri safsata bence, belki karalar bağlanmamalı ama az bi durup düşünmeli, bi şapkayı öne koymalı sanki..
Velhasıl bi noktadan sonra kendinden geçmiş, balık hafızalı toplumlar olduk çıktık ve eminim akşam Akasya Durağı' nı izleyip sabah cenaze törenlerinde gövde gösterisi yapmış bi dolu insan da vardır bu ülkede. Bi dolu her şeyi anında unutan, iradesi dahilinde tepki veremeyen, ne yaptığının farkında olmayan... ve yine ne yazıktır ki demokrasi denen şey, onlara da eşit mesafede ve onların da bu ülke yönetimine katkıda aklı selim, ne yaptığını bilen insanlar kadar hakları var. Aynı insanlar hiç durup düşünmemiştir eminim ''terör neden var, neden son zamanlarda ayyuka çıktı?''.. onlar için çözümde basit zaten, suçlu da belli...
Birileri pişirip pişirip sunuyor önümüze. her şeyin farkında olup sırf açlıktan yesek gam yemeyeceğim de karnımız tok da olsa yemeğin tadından-sunumundan gözümüz öyle dönüyor ki, ne sunanı görebiliyoruz ne de tokluğumuzu...
Ben bu ülkede ki bir çok insandan bazen çok sıkılıyorum...
(umarım behlül-bihter ikilisinden fırsat bulup bu yazıyı okur bugün birileri)
cem