4 Haziran 2010

AZ GİTTİM UZ GİTTİM TARKAN' A FARK ATTIM

Az gidip uz gidip deresini tepesini sorgulamayan-sorgulayamayan hayatın biçare varsaydığım ecüş bücüş adamı olarak, Tarkan' la olan kelime yarışımı da kazanmak üzereyim. Dudu dudu dilleri lıkır lıkır içmeye hiç teşebbüs etmesem de, kendisine sondan bir önce kurduğum cümle ile fark atmış durumdayım. Evet atasözlerimizi kişisel yazılarıma alet edip yaptım bu farkı, yaşasın atasözlerimiz.

Evet hocam, yorgun bir adam duruyor klavye başında. Ülkemde hiç azımsanmayacak sayıda var olan "yumurta dayanınca faaliyete geçen insan" modeli bugün sinir nöbetlerimle iletişim halindeydiler. Kendilerine, 30 küsür yıldır sakladığım, biriktirdiğim ve zaman içerisinde kendiliğinden oluşan tezlerimi haklı çıkarttıkları için şükranlarımı bir borç bilirim. E haliyle depresif anlarımda gayri iradi ortaya çıkan ironik söylemlerimi de mazur görmelerini arz ederim, başka türlü sizlere ve mantığınıza tahammül etmek zor zanaat yumurtacı dostlarım (bakın hepinizi hala dost olarak görebilmekteyim). Neydi efendim, kamu kurumlarında memurlar çok suratsız olurdu. Suratımı aldınız ya, sizde yani. Boşuna bana kara çalmayın.

Heeeyyttt, biz Osmanlı torunuyuz üleynn, kafamızı bozmayınız binaenaleyh sonrasının hesabını yapamazsınız.

Neyse efem, suratımın kaldığı bireylerden birinden suratımı geri alıp, hafta sonu huzurumu yaşamak üzere az biraz sonra buradan ayrılacağım.

saygılar...

(Bu arada yalan konuşmuş olmak istemem. Belki de farkına varmadan dudu dilli birinin dilini lıkır lıkır içmişimdir. yaptıysam da bu tamamen benim terbiyesizliğimdir.)


cem