13 Kasım 2013

RİYA

Uykum var, masanın üstüne yığılıyor gibi aklım. Karanlık ve dar bi yolda, hızla bana yaklaşan 1970 model bi chevrolet farıyla açılıyor gözlerim. Dumanı geç fark ediyorum, sanki şehir yanıyor ben yine de üşüyorum ve yine de ellerini ovuşturuyor hayallerim..

Ortalıkta bir riyâ dolaşıyor, herkese bulaşmış, herkesin dilinde ve parmakla beni gösteriyorlar. Bütün pencereler açılmış, ilave kötü niyet dumanı yayılıyor karanlığa; çiçekler yok, kediler kaçışmış, bi yalnızlık, bi kalabalık, bi yalnızlık daha. Sürekli yenik biriktirdiklerim.

Yazdığım kelimeler savaş açmış kitaba. Bi gece, okuma odasında öldürülmekten yana bütün korkum. Kelimeler katil, kelimeler başka cümlelere bulaşık...

Kaçıncı hayalden sonraydı unuttum, ibadethanelere birikti hayallerim, ellerim havada; yetiş, yetiş, yetiş ... sonra hep aynı dudakta buldum kendimi; kelime olarak, hayal olarak, aşk olarak ve öperek...

Uykum var hayâli, masanın üstüne yığıldı aklım; uyuyorum...

Bünyemde riyâ ve ilave kötü niyet dumanı yayılıyor ciğerlerime; bi kalabalık ki...

Ve bünyemde riya; hoşgeldin...

cem ben, riyakâr...