19 Nisan 2013

NE KADAR ÇOK ÖLÜYORSUNUZ

Ne kadar çok ölüyorsunuz, hiç utanmadan, düşünmeden, acımasızca...
Bi çırpıda, çoğu zaman habersiz, bi nefes aralığı kadar bi zamanda belki.  Gözünüz açık ya da kapalı, soluk benizli, donuk bakışlı, yavaş yavaş soğuyarak...

Ne kadar çok ölüyorsunuz, hiç utanmadan, düşünmeden, arkanıza bakmadan, ağlamadan, ağlatarak.
Yoğun bakımda, makinede, yürürken, koşarken, yoldan geçerken, araba kullanırken, kırmızı ışıkta, yaya kaldırımında..
Gülerken, giderken, sevişirken, terk ederken..
Kanla karışık, çamurla karışık, canla karışık, karmakarışık.

Ne kadar çok ölüyorsunuz, hiç utanmadan, düşünmeden, geriye dönüp bakmadan...
Bi çırpıda giriyorsunuz ahşap sandığa, çenenizi bağlıyorsunuz, üstünüzü örtüyorsunuz, yıkanıyorsunuz,
Ve toprağa...

Ne kadar çok ölüyorsunuz, hiç utanmadan

cem ben