18 Nisan 2013

ADAM KADIN VS

Fotoğraflarda yeni hayatlar arıyor sahtekâr, bi çırpıda beğeniyor hepsini. Dahası bi yol arkadaşı resmediyor hayali, heybetli bi dağ, kıyılarını döven karadeniz, yarı yeşermiş ağaçları, solmak üzere laleler...

 Bi çırpıda ağlak bi mısra düşüyor aklına ya da ezberi kuvvetsiz, açıp okuyor kendini bilmeden;

Bir lâmba yanıyor, hafif ve sarı,
Garip bir yolculuk, tren ve Gülce. 
Bölüyor bir hançer, ah, rüyaları: 
Bir rüya, bir hançer, bir el; ve, ve, ve... 
( Sezai Karakoç) 

 Ölüm de düşüyor aklına doğum da. Bütün yollara uzanıp, yağmur sonrası birikmiş suyunu içmek kadar olağan dışı ve hayvani geliyor yaratılan her şey ve en çok insan. Sonrası muammaya giden bi sorgulama ve muallakta kalan inançlar..

 Sonra burnunda sabit bi sızı , gözünden ha düştü ha düşecek o ilk gözyaşı. Ki başladı mı bitmez... Cem Adrian çalar, hayali biri şiir okur en acıklısından, bi çocuk sesi çalar kapısını, oturur şiir yazar utanmadan ve hiç utanmadan ve durmadan ağlar; nedenini bilmeden ya da nedenini bilmezden gelerek...

 Beni her halimle kabul eder misin dünya, beni her halimle bağrına basar mısın yüce Yaradan? 

Fotoğraflarda yeni hayatlar arar, bazen bi resim çizer tam istediği gibi, fotoğraflayamaz, fotoğraflatamaz öyle kara kalem kalır hayatlar...

 Ölüm de düşüyor insanın aklına doğum da ve yağmur sonrası en hazin klibini çeker adam, kadın v.s 

cem ben, adam kadın vs