30 Ocak 2013

AKREP GİDİYOR, YELKOVAN GİDİYOR

Akrep gidiyor, yelkovan gidiyor, zaman akıyor şelale gibi; biri "dur" desin, olmaz mı?   Sis var bugün, hafiften yağmur yağıyor şakaklarıma, üzerimde parlıyor yağmur damlaları. Bir de saçlarıma ak düşüyor en arabeskinden, nasıl?..

Bu parfüm kokusu benim değil ya da yeni ya da kimin kokusu sinmiş üstüme ya da sessizlik ya da sus ya da biri "dur" desin zamana olmaz mı? Sağ elimi öne uzatmış, tek ayağı üzerinde yaşıyorum hayatı; bi balet gibi, balerin gibi, bale gibi, kendim gibi.....   değil.

ŞU şarkı bağırıyor, o şarkı çığlık çığlık, o kadın zamanın içerisinde, avazı çıktığı kadar bağırıyor; haberin yok ölüyorum. Sonra zaman akıyor, akrep ve yelkovan zırhlanmış ve dört nala koşturuyorlar birbirlerini ve zamana sıkışıp kalıyoruz...

HABERİN YOK, ÖLÜYORUM... AHH

Duvarda, kolumda, telefonumda, şehrin meydanında, radyoda, televizyonda... her yerde avaz avaz bağırıyor zaman, akıyorum gidiyorum terk ediyorum sizi. Haberiniz yok mu, ölüyor zaman avuçlarımızda;  

aciz, sıradan, anlamsız...

cem ben,