27 Eylül 2012

NE DİYORDUM?

Allah bizi instagram batağına düşürmesin. Amin...
Yoksa ben düştüm mü yav, yoksa ben o batağın gülü mü oldum yoksa, yoksa yoksa ben o duvarlara çarpa çarpa nasır da tutar mıyım?

Neyse ya, ben bu yazıya ''elimi sallasam ellisi'' atasözüyle girecektim. Posta pardon. ahahaha, postumu giydim bekliyorum. Tostumu yaptım bekliyorum muydu o yav?
bızzzzttttttttttttttttt, baştan...

Elimi sallasam ellisi. Bak bunu da birine laf sokmak için yapıyorsam, inceden mesaj vermeye çalışıyorsam, mutsuzsam, huzursuzsam mustafa sandal reklamında yan yan bakan ve kaybeden herif gibi olayım emi. Adamın rolü neydi ya, şimdiden ezberleyeyim.:) Ayrıca çok üstüme gelmeyiniz hemen giriş cümlesinin peşi sıra ''var mı hanımeller gibisi?'' yazar, dün şarkılarla yapamadığım perte ayırma işlemini bu vesileyle kesin yapmış olurum. Ayrıca bugün verdiğim şarkıyı dinlemeyen bekar kızlarımız evde kalır inşallah. Bekar erkeklerimize bu dua gibi olacağından ve dahi erkek okuyucum yok denecek kadar az olduğundan onları Allah' a havale ediyorum. O değil de beni erkekler neden okumuyor ki, yemek tarifi mi veriyoruz burda, okan bayulgen miyim ayrıca ben? O da programında canlı bağlantılarda erkek izleyici almaz ya :))

Bak gece 01:30 sularında uykuya dalabilmiş ve sabahın 06:00' sında uyanmış biriyim, lütfen yazdıklarımı okurken bunu da göz önünde bulundurunuz ama. Üstelik bu  iyi uyumuş halim. ben size iki aydır anlatıyorum ama hiiiçççç, kimsenin umrunda değilim, kesin eziğim ben :)

Bak bugün elimi sallama niyetindeyim ayrıca, akşam sularında depresyona girersem (yazılarımdan anlarsınız) kesin elli kişi toplanmadığındandır, o zaman da elimi yumruk yapar koldan itibaren sallarım gelene geçene artık, ne diyeyim...

O zaman ben sabah sabah karadeniz' in çarşaf gibi denizine bi bakayım uzun uzun ve hatta çayımı da alayım. misssss

Bak dinle bu şarkıyı, ağır laf söyledim üstte ( TIK TIK TIK )

cem ben, tırnak kontrollerini ben de sevmedim abi (bkz. şarkı).

( bir de bugün bloglarınıza uğrayıp ''tey tey tey'' yazacağım, nedeni yok yaaa içimden geldi. inşallah çok efkarlı yazılarınız yoktur. atları ve kelebekleri seviyoruz :))