3 Temmuz 2012

CEM BEN, HALA...

Siz yine geçmişe bakıp yürümeyiniz bayım ya da bayanım. Yok bayan olan ben ben değilim, bayanın benim olduğunu anlatan bir şey o.Tam değil aslında, bayım' ın kadın versiyonu, kadınca versiyonu değil.
hayııııııııııırr hayıııııııııııııırrr erkekim ben, kaç cm idi yumruğum, unuttum.  


Bu sabah bi yokluk var içimde, böğrümün üstüne oturmuş öylece duruyor. Böyle kahkahalarla gülerken zönkk diye aklıma düşen, ağırlığını hissettiren... Hava da karadeniz gibi işte; yağmur, güneş, bulut. Neyse işte bu sabah da uzanıp tutamadım bir şeyleri yine. Rüyaydı o, yeni hayatlar vardı yatağımda ya da eski hayatların içine girmiş yeni hayatlar. Sonra hep uyandım dün gibi, önceki gün gibi. Uyanıp telefona baktım, sessizdimm yine..


Dört teker üzerinde, sürekli akıp giden, değişen karadeniz manzarasında hayatın çabuk geçtiğini anlatmak ne kadar hüzünlüymüş."hayat" derken gördüğüm ağaç, "hızla akıyor" derken artık yok olmuştu bile; hayat gibi...

Sonra bu kaçıncı içine edilmiş akşamdı diye düşündüm dün, oysa gülüyordum bi dosta msn üzerinden. Sanki mutluydum da telefonum sessizdeydi, kalbim sessizdi, huzur gelip gidiyordu, kalmıyordu. Dündü bu, sonra;
Bu sabah bi yokluk var içimde, böğrümün üstüne oturmuş öylece duruyor...


Siz yine geçmişe bakıp yürümeyiniz diye mi başlamıştım ben yazmaya, neden acaba? 
unuttum. Ama yazabilirim yeni bir senaryo, çünkü bilirim geçmişe takılıp kalmanın acısını. Çok geçmiş değil, dünü bile özlemekle geçer bugünüm.


Zorlamayla olmuyor işte, düz yazı yazasım yok ama içimi dökesim var. Hatta kusasım var dünyaya. Sonra küfredesim var her şeye, beni hapsedenlere v.s.   


Neyse stüdyo kaydından bile iyidir ŞU konser kaydı 


cem ben, hala...